Mustafa Kemal - Thomas Mann'ın Sözü Hakkındaki Fikirlerim

 

“Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar...”

 

            Thomas Mann bu alıntıda bence bireysel insan yaşamının tek başına olmadığı, bunun yerine bir kişinin içinde yaşadığı daha geniş tarihsel ve toplumsal bağlamla derinden bağlantılı olduğu fikrini ifade ediyor. Her bireyin, farkında olsun ya da olmasın, kendi zamanının daha büyük akımlarından etkilendiğini öne sürüyor, mesela kültür, siyaset, fikirler ve kendi döneminin mücadeleleri. Mann, bir kişinin yalnızca kendi kişisel hayatını yaşamadığını; aynı zamanda kendi neslinin ve toplumun toplu deneyimleri, zorlukları ve özlemleri tarafından da şekillendirildiğini söylüyor. Bu, hem direkt etki hem de dolaylı etki açısından anlaşılabilir. Özünde, bireyler yalnızca kişisel deneyimlerinin toplamı değil, aynı zamanda kendi zamanlarının ürünleridir ve kendi dönemlerinin tarihi içinde ve boyunca yaşarlar.

 

            Buna yakın tarihten birçok örnek verilebilir. Doğrudan etkiye 20. yüzyıldaki savaşlar ve devrimler, dolaylı etkiye de 21. yüzyıldaki internet kullanımın artmasıyla insanların kültürlerinin ciddi bir biçimde değişmesi. Ayrıca sosyal medya kullanımı gittikçe daha fazla insanı sadece kendi çağının hayatını yaşamaya yöneltiyor.

 

            Mann'ın görüşü, kişisel kimlik ve deneyimin sadece bireysel olmadığı, özünde toplumsal ve tarihsel olduğu fikrini yansıtır. Bir toplumun kolektif bilincinin her bir kişinin düşüncelerini, davranışlarını ve dünya anlayışını etkilediği “çağın ruhu” anlamında olan Zeitgeist temasına değinir. Böylece kimsenin sadece bir birey olmadığını, sadece daha büyük bir sürüde akışı takip eden önemsiz bir nokta olduğu sonucuna da ulaşabiliriz.